Arınç´ın sözleri rahatsızlık yarattı

AK Parti Malatya Milletvekili Nurettin Yaşar, katıldığı Vuslat TV’deki programda  Malatya Net Haber gazetesinin yazı işleri müdürü Hanifi Evren’in sorularını yanıtladı. Milletvekili Yaşar, Bülent Arınç'ın katıldığı bir TV programındaki açıklamalarına ilişkin, “Bülent Arınç nevi şahsına münhasır bir adamdır. Bir siyasi geçmişi, birikimi ve eleştirileri vardır. Ama o günkü açıklamalarında partimizi rahatsız eden bazı sözleri oldu. Bunu Arınç'ın kendine özgü yapısına yormak lazım” dedi. Milletvekili Nurettin Yaşar, katıldığı Vuslat Tv’deki programda  Malatya Net Haber gazetesinin yazı işleri müdürü Hanifi Evren’in sorularını yanıtladı ve gündeme dair çok çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Geçtiğimiz günlerde düzenlenen Malatya Kayısı çalıştayını kayısı sektörünün endüstriyel tarıma dönüşmesi noktasında önemli gördüğünü söyleyen Yaşar, “Türkiye kuru kayısı üretiminin yüzde 90'ının, dünya kuru kayısı üretiminin ise yüzde 70'inin Malatya'ya ait olduğunu herkes biliyor. Fakat bu kadar üretime rağmen piyasa fiyatı belirleyemiyoruz. Malatya'da üreticiye sorsan şunu söylerler; “5 tane tüccar üreticinin kanını emiyor” diye bir yaklaşım vardır. Biz çalıştay da esasen şimdiye kadar küçük ölçekli işletmeler halinde yürüyen kayısıcılığın endüstriyel tarıma nasıl dönüştürebilirizi konuştuk. Sözleşmeli tarım modelini ele aldık ve sözleşme formunu üreticinin karlı olacak şekilde düzenlemeye çalışıyoruz. Bunun yanı sıra lisanslı depoculuk ile birlikte bir kaç sistemi iç içe soktuğunuz zaman Malatya kurutma sistemini değiştirebilir” diye konuştu.

Kayısıda sistem üzerinde çalışılıyor

Kayısı içinde üretimden tüketime kadar bir sistem üzerinde çalıştıklarını söyleyen Milletvekili Yaşar, “Bir model geliştirirsek kamudan da desteği alacağız. Bunun için dört bakanlıkla görüşmelerimiz sürüyor.  Hepsinin de desteği var. Bu hafta bürokratlarla görüşmelerimiz devam edecek. İşadamlarımızla görüşmelerimiz sürüyor. Sistemde kayısının yanında diğer destek türlerini de devreye sokacağız. Malatya'dan başladık, Bu konuda asıl hedefimiz Türkiye’dir. Malatya’da kayısı ilk sırada, kayısıda elimiz güçlü olduğu için Malatya'da başladık. Şuanda benim önerdiğim şudur; kamu yada özel sektörde yatırımcıya, işletmeciye, ihracatçıya, tüccara ve sanayiciye bunlara cazip bir alan oluşturalım. Gerekirse pazarlamayı teşvik edelim. Ticaret kendi içinde sistemi olan mekanı olan bir olgudur tüccar kazanma yönüne girdiği zaman o artık başını alır gider. Devlet şemsiyesi altında devletin asli fonksiyonlarının dışında çalıştırılması devreye sokulması her zaman zarar vermiştir. Devlet önünü açacak çekilecek” dedi.

Önde görünme hastalığım yok

Malatya’ya yapılacak yatırımlarla ilgili popülist söylemlerden uzak kalacağını belirten Nurettin Yaşar, “Malatya’nın bir bakanının olması önemli bir kazanım. Bunun dışında Malatya'nın şu anda sahip olduğu 5 milletvekili gerek merkez siyasetle gerek bürokrasiyle, devam eden yatırımların ve olabilecek muhtemel projelerin gerçekleştirilmesi nokta arasında ciddi bir imkan ve kabiliyetine sahiptir. Bunu da inşallah bu dönem bittiğinde hep beraber göreceğiz. Dolayısıyla geleneksel o popüler söylemlerle konuşmanın bir anlamı yoktur. Geçmişte bir iki insanın kaale alınmayacak, önemsenmeyecek basit insanın zaaflardan kaynaklanan ufak tefek çekişmelerini gündem olarak ortaya koymak Malatya'ya hiç bir şey kazandırmaz. Onlar için de bir şey kazandırmaz, Malatya için de bir şey kazandırmaz. Bu açının dışına çıkmak gerekir ” dedi. Yaşar, halen bazı milletvekillerinin geçmiş alışkanlıklarından vazgeçmeyerek önde görünme hastalığı içerisinde olduğunu da sözlerine ekledi.

Kavgayı sevmiyorum

Kendisinin kavga etmeyi sevmediğini ifade eden Nurettin Yaşar, “Nurettin Yaşar olarak ben kavga etmeyi severim ama kavgayı sevmiyorum. Kavganın kimseye fayda sağlamayacağını biliyorum. Benim geldiğim çizgide biz 40 yıl boyunca kavgadan kaçındık. Ne sokakta, ne şurada burada kavgaya taraf olmadık. Sonuçta gördük ki Türkiye'nin faydası buradadır. Türkiye çatışan taraflardan hiçbir şey kazanmadı, Türkiye'ye kavgalar kaybettirdi ve birilerinin amaçlarına hizmet etti. Bizde gerek mecliste gerek başka yerlerde ilişkilerde karışmanın fayda sağlamayacağını düşünüyoruz, tartışırız, konuşuruz bunu tahammülle yaparız. Bende Meclisteki görüntülerde kavgacı profilinin içerisine girmişim ondan da üzüldüm” diye konuştu.

Vekalet savaşı yaşanıyor

Güneydoğu’da bir vekalet savaşının devam ettiğini belirten Yaşar, “Oradakilerin amacı, Türkiye'nin, ne Kürtlerin, ne Türklerin hiçbirinin refahı, özgürlüğü, bağımsızlığı falan değil. Onu anlıyoruz. 40 yıllık tecrübemiz bize bunu gösteriyor. Bu geldiğimiz noktada da çatışmanın hiçbir tarafının kendi amacına hizmet etmediğini görüyoruz” dedi.

O yapının insanları kullanıldı

Fethullah Gülen’e bağlı insanların AK Parti iktidarına karşı kullanıldığını belirten Yaşar, “Fetullah Gülen etrafında, onu nerdeyse peygamber seviyesinde görerek, tapınma düzeyinde ona bağlı olanlar bizim insanlarımız. İddia ettikleri gibi Türkiye’ye Allah rızası için bir katkıları oldu mu?.  Türkiye’nin dini hayatına bir katkısı oldu mu? Türkiye'nin yönetimlerinin kendi istedikleri gibi olmasına bir katkıları oldu mu? Tam tersine Türkiye’de ilk defa toplumun bütün kesimlerini memnun eden, ötekileştirilmiş dezavantajlı kesimlerini memnun eden bir iktidar geldi. O insanlar bu iktidara karşı kullanıldılar”dedi.

Ülkenin özgürlüğüne kastettiler

Malatya'da yürütülen paralel yapı soruşturması kapsamında 9 işadamının tutuklanması hakkında da konuşan Yaşar, “Paralel yapıyla ilgili süreç devam eden yargı süreci. Burada bunların kimliği çok önemli değildir esasen burada bir örgüt var. Bu örgütün ülke için tehlikeli olmasının önüne geçilmesi gerekiyor. Yargıda bu faaliyetleri icra ediyor. Tıpkı PKK nasıl ülkeye tehlike verecek pozisyondan uzaklaştırılmaya çalışılıyorsa nasıl PKK tehlikesi bertaraf edilmeye çalışıyorsa aynı şekilde paralel yapının da ülkeye zarar vermesi engellenmeye çalışılıyor. Bunu azim ve kararlılıkla sürdürmek gerekecek. Çünkü ülkemizin geleceği ülkemizin bağımsızlığına özgürlüğüne kasteden bir yapı.  Bu kendi başına hareket eden bir yapı değil. Bu yapı dışa bağımlı bir vesayet oluşturmaya çalışan bir yapıdır. Bu yapı deşifre edildi bunun uzantıları da muhakkak bertaraf edilecektir” dedi.

Kürtlere PKK zarar veriyor

Kürt halkına PKK hareketinin çok fazla zarar verdiğini vurgulayan Yaşar sözlerini şöyle sürdürdü: “PKK’nın saflarında çalışan çocuklar var. Bunlar idealist çocuklardır. Belki de kendi uluslarının bağımsızlığı özgürlüğü, mutluluğu için refahı için çalışıyorlar. Ama sonuçta Kürt halkına PKK hareketinden, onlardan fazla kimse zarar vermedi.  Kürtler bunlar yüzünden hiç mutlu olmadılar. Bunlar çatışmanın tarafı oldular. Çatışan taraflar da birileriyle mutlaka bir şekilde dirsek temasına giriyorlar. Kimlerle, belki onların safında savaşan şahısların kendisine karşı savaştığını düşündüğü güçlerle savaşa giriyorlar. Mesela o çocuklardan hiçbiri Rusya’nın yanında Rusya’nın çıkarları için savaştığını söylemez. Onları ikna edemezsiniz. Ama öyle bir motive edilir ki, Rusya’ya karşı savaştığını düşünen çocuk Rusya’ya hizmet eden duruma gelir. Bunları yaşıyoruz. Benzerini birçok kere yaşadık. Dolayısıyla mecliste de olsa ben kendi adıma, birçok arkadaşım adına, parti felsefesinin temelinde de bu var; sokak çatışması, salon çatışması, çatışma kültürü bu memlekete zarar verir. Dolayısıyla bu çatışmayı bitirip ülkedeki iç barışı nasıl güçlendiririz, nasıl takip ederiz buna çalışırken kendimiz kavga etmeyelim”

Ortak paydamız Malatya

TBMM’de farklı siyasi partilerden seçilen Malatya milletvekilleriyle görüştüklerini belirten Yaşar, “TBMM de bulunan Malatyalı milletvekilleriyle görüşüyorum. Kayısı çalıştayı ile ilgili olarak Zekeriya Temizel ile tanışmıyordum, Malatyalı arkadaşlar beni görüştürdüler, O’da sağ olsun katkı sağladı. O zemini sağlayan Malatyalı arkadaşlar oldu. Söz konusu Malatya olunca hangi parti olursa olsun ortak bir paydası varsa sıkıntı olmuyor. Farklı partilerden olabilir, çok ateşli savunucular olabilir. Ortak yönü ayırt etmek lazım. Orada farklılığı bir neden olarak ortaya koyup çatışmak gerekmiyor. Her taş kendi yerinde ağırdır. Benzerlikler olabilir farklılıklar olabilir. Mevlut Aslanoğlu’nun da çatışmadan uzak farklı bir yönü vardı” dedi.

Arınç’ın sözleri rahatsızlık yarattı

Milletvekili Yaşar, Bülent Arınç'ın açıklamalarına ilişkin, “Bülent Arınç nevi şahsına münhasır bir adamdır. Bir siyasi geçmişi, birikimi ve eleştirileri vardır. Bunun zamanlaması doğrudur yanlıştır bu tartışılabilir söylediklerinde bir yanlışlık olabilir bunlar tartışılabilir. Ama burada bizim grubumuzu çevremizi partimizin rahatsız etmeyen bazı unsurlar da taşımıyor değil. Bunu Sayın Arınç'ın kendine özgü yapısına yormak lazım. Konuştuğu çıktığı mecralar kimlerin desteğini aldığı zamanlamanın ne olduğu bunları da Sayın Arınç'ın düşünmesi lazım. Düşünebilecek birikime sahip bir donanıma sahiptir. Bunları böyle spekülatif malzeme olarak kullanmak da bana göre bir fayda sağlamaz süreçte. Yanlışlıklar olabilir, ara ara kişisel kaygılar olabilir. Ara ara düşünce farklılıkları olabilir buda AK Parti'nin Türkiye Partisi olduğunu gösterir. Çünkü farklılıkları içinde barındıran bir partidir bana da biraz daha toleranslı bir şekilde karşılamak lazım” dedi.

Güvenlik parası maliyetini geçti

Malatya'da uzun yıllardan beri atıl vaziyette bulunan Vagon Onarım Fabrikası alanının güvenliğinin sağlanması için harcanan paranın fabrikanın kendi maliyetini geçtiğini söyleyen Yaşar, “ Şuanda bile oranın bakımı korunması kendi maliyetini bile geçmiştir. Bu yapı sürekli kamuya zarar veren bir yapıdır. Kendi kanaatim budur aksini iddia eden biri varsa da rakamlarla gelsin ”şeklinde konuştu.

Kaynak: Malatya Net Haber

Haber: Süleyman Keskin-A.Vahap Kaygusuz