Bu su korona virüs ve kansere karşı koruyor

ÇEVRE Haber Girişi : 14 Haziran 2021 12:16
Bu su korona virüs ve kansere karşı koruyor
Sivas´ın Kangal ilçesinde bulunan ve doktor balıklarıyla ünlü kaplıcanın suyu kansere ve korona virüse karşı koruyucu özelliğiyle dikkat çekiyor.
Kangal ilçesine uzaklığı 13 kilometre olan `Kangal Balıklı Kaplıca´ doktor balıklarının yanı sıra kaplıcanın suyu da karaciğer, meme, kolon kanseri gibi bir çok kanser çeşidine karşı koruyucu özellik taşıyor. Şifalı su bağışıklık ve sindirim sistemini güçlendirici yönüyle de hastaların ilgisini çekiyor. Antioksidan görevi gören içme suyu, selenyum, silisyum ve magnezyum gibi elementler içeriyor. Yurtiçi ve yurt dışından hastaların uğrak yeri olan kaplıcada bulunan bu su, hücre yenilenmesini tetiklediği için sedef, egzama gibi cilt rahatsızlıkları olan hastalar da cilt yenilenmesini sağlıyor. 21 günlük bir tedavinin uygulandığı kaplıcada hastalar yüzde 90´a varan iyileşme sağlıyor.

Suda birçok yararlı element bulunuyor
Kaplıcada hemşire olarak görev yapan Teslime Esra Altuntaş, kaplıcadaki suyun selenyum, silisyum ve magnezyumdan zengin olduğunu ifade ederek, "Buradaki kaplıcamız sedef egzama gibi kabuklu cilt rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılıyor. Burada içme sularımız var. Su selenyum, silisyum ve magnezyumdan ve benzeri içeriyor. Bu su antioksidan görevi görüyor. Bağışlık sistemini, sindirim sistemi güçlendiriyor. Sayamadığım birçok özelliği var. Burada ki hastalarımızda bu içme suyunu tedavinin ana özelliği olarak kullanıyoruz" dedi.

Hücre yenilenmesini sağlıyor
Altuntaş, kaplıcadaki suyun hücre yenilenmesini sağladığını söyleyerek, "Hücre yenilenmesini tetiklediği için zaten sedef, egzama gibi cilt rahatsızlığı olan hastalarımızda hücre yenilenmesini tetikleyerek yeni cilt oluşumunu sağlıyor. Buraya yurt dışından da hastalarımız geliyor. Buraya gelen hastalarımız 21 günün sonunda yüzde 90 yüzde 100´e varan sonuçlarla ayrılıyorlar" diye konuştu.

Bu balıklar vücuttaki ölü derileri temizliyor
Kaplıcada bulunan doktor balıkların ölü derileri temizlediğine değinen Altuntaş, "Buranın suyunu içiyorlar. İçtikleri suyla birlikte toksinlerini atmalarını ve içten de tedavi olmalarını sağlıyoruz. Burada iki tür balık var. Garra ruffa, cyprinion macrostomus balıkları. Bu balıklar emici ve pansumancı balıklardır. Bu balıkların biri vücutta dolaşırken diğeri de hafif hafif vücuda vurarak ölü derileri temizliyorlar. Bu balıkların dişleri yok, vantus yöntemiyle ölü derileri alıyorlar ve suyla temasını sağlıyorlar. Asıl tedaviye de su tamamlıyor. Tedavimizde yüzde 30 balıklar, yüzde 70 su etkili" şeklinde konuştu.