O gece çoook uzun sürdü…
O gece uzun bir geceydi ama bu gecenin karanlığı da aydınlık bir sonla son buldu. 22 Saatlik bir karanlığın ardından gün ağardı, ülke bambaşka aydın bir günle güne başladı.
Aslında bir yıla bile sığdırılmayan bütün bu olup bitenleri hafızamda geçirdikten sonra bu vatana karşı olan sevgim bir kat daha artığını hissediyorum.
Hem bu vatan kolay kazınılmadı ki kolay kaybedilsin…
Henüz Milli İrade Nöbetleri’nin sıcağı sıcağına devam ettiği günlerde bir akşam nöbete çıkarken 82 yaşındaki annemle aramızda geçen konuşma 15 Temmuz akşamı yaşanılanları ve yaşadığımız ruh halini yansıttığı için olduğu gibi sizinle paylaşmak istiyorum. Annem arkamda şöyle seslendi:
“Oğlum, yine nereye?”
“Nöbete ana”
“Ne nöbeti, askerliğini yapmamış mıydın?”
“Bu vatana olan borcumuz sadece askerlikle bitmiyor ana, olağanüstü durumlarda nöbet farz oluyor”
“Anlamadım, memlekette savaş mı var?”
“Evet, ana, savaşa kalkıştılar”
“Ecnebiler mi yine?”
“Evet”
“Kim, hangi düvel?”
“Pensilyanva?”
“Öyle bir düvel mi var?”
“Yani Amerika’nın bir eyaleti?
“Anlamdım, Amrika ile mi savaşıyoruz?”
“Amerika ile değil ama Amerika’nın Pensilvanya eyaletinde mukim bir terörist elebaşının tüm dış mihraklı şer güçleri işbirliği içerisinde organize ettiği bir darbe kakışması yaşandı ve o gün bugündür memleket evladı olarak geceleri nöbete çıkıyoruz…”
“Peki, bu çocukları nereye götürüyorsun?”
“Çocukları da nöbete ana…”
“Çocuklar nöbet tutar mı?”
“Tutar ana, çocuklar da nöbet tutar… Çocuk, kadın, yaşlı demeden nöbet farz oldu ana, nöbet farz-ayın oldu cümle memleket sevdalılara…”
Hakikaten bu millet, o gün (15 Temmuz’da) Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Gürcü’süyle, Abhaza’sıyla, Boşnak’ıyla, Arnavut’uyla, Türkmen, Alevi, Sünni, Şii ayırımı yapmadan velhasıl bu ülkede 79 milyon (hainler hariç) insanıyla kenetlenerek mücadele verdiler.
Bu milletten başka, dünyanın neresinden ve hangi millet tankların önüne yatarak tankları durdurabilmiştir?
Hangi millet, topun, tankın namlusuna göğsünü dayayıp ateşi söndürebilmiştir?
F-16’lara bile hamleler yapan bu millet, o gece tıpkı Çanakkale’de olduğu gibi yeni bir kurtuluş savaşı mücadelesi vermiştir.
15 Temmuz’da Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Gürcü’süyle, Abhaza’sıyla, Boşnak’ıyla, Arnavut’uyla tek millet olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarih yazdırdı…
Mübalağa yapmadan, 15 Temmuz darbe gecesi ve sonrası yaşanılanları bizatihi izleyerek, görerek, yaşayarak, gazeteleri günü birlik takip ederek kayda değer gördüğüm haberleri derleyerek bir kitap yazmak istiyorum.
Yazayım mı?
Siz değerli okuyucudan gelen değerlendirmeleri doğrultusunda hareket edeceğim.
Yorum, görüş ve önerilerinizi bekliyorum…
Görüş ve önerileriniz için: [email protected]