casino siteleri

Ailenin Reisi isen; Görevini Dosdoğru Yap

Ey Müslüman; eğer  evlenip’te  çoluk çocuğa  karışıp, sabah işe gidip, akşama kadar çalışıp didinip onların nafakasını kazanmak için akşam yorgun argın eve gelip önüne konulan üç beş lokma yemeği yiyip sabaha kadar yatıp, sabah yine bir iki lokma kahvaltı yiyip yine aynı şekilde işe gidiyor ve  ben bir aile reisi olarak vazifemi yapıyorum zan ederek, saldım çayıra Mevla kayıra misali sıradan bir yaşam tarzı sürdürüyor ve buna da aile reisliği diyorsan ve hayatın böyle devam  edip gidiyorsa; işte o zaman vay bizlerin haline ey Müslüman kardeşim... 

 

Eğer İslam inancımızın gereği; Namazla, Oruçla, Hacla, Zekatla, Helal ve Haramla ilgimiz yoksa ve yalınız bir Kelimeyi Şahadet getirerek kurtulacağımızı zan ediyorsak; işte o zaman çok çok büyük bir yanılgının içindeyiz DEMEKTİR. Çünkü gerçek anlamda Müslüman bir aile reisliği bu değildir. Bu bizim yaptığımızı; inanın ki hayvanlarda yapıyor. Eğer televizyonda belgeselleri izliyorsanız; kuşların nasıl yiyecekleri ta uzaklardan gagaları ile veya pençeleri ile getirip yavrularının ağzına koyduğunu görüyorsunuz? Karıncaların nasıl durmaksızın yuvalarına yiyecek taşıdığını görüyorsunuz? Bu konuda daha birçok örnekler ve misaller verebiliriz.

Evet, onlar düşüncesiz, fikirsiz, akılsız yalınızca içgüdüleri ile hareket eden birer hayvandırlar. 

Çünkü Allah onları öyle yaratmıştır ve onlar fıtratlarının gereğini yapıyorlar… 

Peki sen yaratılmışların en üstünü ve eşrefi mahluk olarak yaratılan akıl, fikir, düşünce, irade sahibi, nefis ve kısacası beş duyu organı ile mükemmel bir şekilde donatılmış ve yaratılmış bir varlık ve bir insan olarak, Allah’ın sana emir ettiklerini doğru dürüst fıtratının gereği yerine getiriyor musun acaba?

 

Evet, işte bu noktada, her Müslüman’ın mutlaka ve mutlaka kendisini sorgulaması lazımdır.

Ben aile reisliğimi ve Allah’ın bana emanet ettiği bu aileme doğru dürüst bir aile reisliği ve çobanlık yapabiliyor muyum diye her insanın kendisini bir öz eleştiriye ve bir muhasebeye mutlaka tabi tutması gerekir… Ailenin reisi ilk önce kendisi beş vakti namazını kılıyor mu;  ailesine ve çoluk çocuğuna namaz kılmaları için gerekeni yapıyor mu? Eğer sen gerçekten bir Müslüman aile reisi olarak vazifeni yapmak istiyorsan; bak Allah’a  Teala Yüce Kitabımız  Kur’an-ı kerimde bu konuda ne diyor?  

 

20/TÂHÂ-132: “Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et! Senden rızık istemiyoruz; biz seni rızıklandırıyoruz. Güzel sonuç, takva sahiplerinin olacaktır.”

 

Ve yine sen bir aile reisi olarak, hanımın ve kızının gerçek manada tesettüre riayet etmelerini sağlı yomusun? Yoksa altı kaval, üstü şişhane misali, farz değil, tarz moda olan bazı esintileri tesettür zan ederek veya nefislerini hoşuna gittiği için hanımın ve kızının bu durumuna göz mü yumuyorsun? Eğer göz yumuyorsan; bilmelisin ki, Yüce Rabbim mutlaka bunun hesabını yarın Kıyamette gününde bir aile reisi olarak sende soracaktır. Sakın bunu unutma. Evet değerli Müslüman kardeşim; bu konudan da yine sana Allah’a Teala’nın Kitabımız Kur’an-ı Kerimdeki emrini hatırlatayım:

 

"Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin hanımlarına söyle, dışarı çıkarken üstlerinecilbablarını alsınlar. Bu, onların tanınmasını ve bundan dolayı incitilmemelerini sağlar. Allah,Gafurdur, Rahîmdir." (Ahzab, 33/59).

 

Evet, sevgili Müslüman kardeşim: yine diğer önemli bir konu ise, ailen ve çoluk çocuğuna yedirdiğin kazancın helal mi ? Haram mı konusudur?

 

Eğer sen, helal, haram ve faizi ayırmaksızın para kazanayım da ne olursa olsun, nasıl olsa herkes böyle yapmıyor mu diyerek, bu Helal ve Haram sınırlarına dikkat etmiyorsan; yine yarın Kıyamet gününde vay senin haline. Evet, sevgili Müslüman kardeşim, gel seninle bu konudan da Kitabımız Kur’an-ı Kerim ne diyor yine beraberce bakalım:

 

Faiz (riba) yiyenler, ancak şeytan çarpmış olanın kalkışı gibi, çarpılmış olmaktan başka (bir tarzda) kalkmazlar. Bu, onların: "Alım-satım da ancak faiz gibidir" demelerinden dolayıdır. Oysa Allah, alış-verişi helal, faizi haram kılmıştır. Kime Rabbinden bir öğüt gelir de (faize) bir son verirse, artık geçmişi kendisine, işi de Allah'a aittir. Kim (faize) geri dönerse, artık onlar ateşin halkıdır, orada sürekli kalacaklardır. (Bakara Suresi, 275)

 

İnsan hem bedenini hem de iç dünyasını temiz tutmalıdır. Bu temizlik de kişinin yedikleri ve içtikleri ile ilgilidir.  Kazancı ile ilgilidir.

 

İnsanı temiz yaratan Allah (c.c.) onun için temiz yiyecekler de yaratmıştır. İman edenlerin o temiz, yani helâlyiyeceklerden yemelerini emrediyor. (Bakara/57)

 Çünkü Müslüman’a sadece temiz ve güzel yiyecek ve içecekler helaldir. Temiz kazanç helaldir.

 

“Sana, kendilerine neyin helâl kılındığını soruyorlar. De ki: "Size iyi ve temiz şeyler helâl kılındı…" (5Mâide/4)

 

Evet, sevgili Müslüman kardeşim; bu oldukça önemli olan konuya devam edersem, daha sayfalarca yazı yazmam ve devam etmem lazım. Fakat bildiğiniz gibi, benim bu gazete köşem oldukça sınırlıdır ve hatta bugün yine sınırımı aştım.  Yayın yönetmenim Hanefi Evren Beyden yine fırça yiyeceğim. Onun için bu oldukça önemli olan konuda, asıl ne demek istediğimi; siz değerli okuyucularım çok iyi anladınız...

 

Saygılarımla. / [email protected]