Çalık, "Paralel yapının t
Muş Öğretmenevi'nde düzenlenen "Yeni Türkiye'de sivil toplum buluşmaları" toplantısında sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya gelen Çalık, paralel yapıyla mücadelede sonuna kadar devam edeceklerini belirtti.
"Ekonomik istikrara, siyasi istikrara devam ederken biz hiç kimseye adaletsizlik yapmadık. Paralel yapı başta olmak üzere herkese adil davrandık ve bundan sonra da devam edeceğiz" diyen Çalık, şunları kaydetti:
"Muhalefet partilerle birlikte hareket eden ne kadar yapı varsa tahammül sınırlarımız memnuniyetle. Ama siz bu ülkenin insan haklarına, demokrasilerine saygı duyamıyorsanız, devletinin altına dinamit koyuyorsanız ve içine yeni bir örgüt yapılandırıyorsanız, geçmişteki ceberut devletle varolan jitemin yerine kendiniz yeni bir paralel yapı oluşturmak istiyorsanız siz orada insan haklarından bahsedemezsiniz. Çok net söylüyorum paralel yapının tabanı ibadetle, ortası ticaretle, tavanı ihanetle meşgul. Bizim ihanet şebekesiyle işimiz, mücadelemiz var. İbadet ve ticaret yapanla hiçbir işimiz yok. Akıllıysa, doğru iş yapıyorsa hiç kimseyle uğraşmadık, uğraşmıyoruz. Ama ihanet içerisinde devlet içerisinde yeni bir devlet oluşturmak istiyorlarsa bizim onlarla sonuna kadar mücadele etme kararlılığımız var."
Seçimlerde sandıkla ilgili mutlaka tedbirler alınması gerektiğini vurgulayan Çalık, "Bunda sizlerle hemfikiriz. Başta HDP olmak üzere tüm siyasi partilere sözümüz var. HDP eğer halkın sesini duymak istiyorsa sandıktan çıkan sonuca herkesin katlanması gerekir. Baskıyla, zulümle geçmiş dönemdeki o ceberut devlet anlayışına istinaden yeni bir yapı kurarak yollara çadırlar kurarak bu işi yapamazlar. Biz kamu düzenini sağlayarak onların müdahaleleri yapmasına engel oluruz. İç güvenlik yasasıyla ilgili olarak söylemiş olduklarımız çok önemli" ifadelerini kullandı.
Eğer yüzünü kapatıyorsan...
AK parti iktidarı döneminde 2002'den 2014'e kadar ciddi insan hak ve özgürlüklerine yönelik çok ciddi düzenlemeler yapıldığını anlatan Çalık, "2014 yılında molotof kokteyllerinin atılmasıyla, cadde ve sokakların, evlerin arabaların, devletin malının yakılıp yıkılmasıyla, canların ölmesiyle. Ölen canların hepsinin ceremesi üzüntüsü bize. Siz molotof atacaksanız. Eğer atarsanız gereken cezayı alacaksınız. Siz eğer yasal iş yapıyorsanız yüzünüzü kapatmayacaksınız. Eğer kapatıyorsanız onun cezasını çekersiniz" dedi.
"Yasal her türlü demokratik hak ve özgürlüklerin kullanılmasından yanayız ama bunu engellemek isteyenler varsa bunların da çok net bir şekilde karşısında durduğumuzu hepinizin bilmesi gerekir" diyen Çalık, iç güvenlik yasasının dolayısıyla özgürlük yasası olduğunu belirterek, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
"Biz vatandaşın yaşama hakkını korumakla mükellefiz. O yüzden bu yasanın çıkmasıyla ilgili olarak da önümüzdeki hafta meclisteki grubumuzla orada olacağız. Muş'a, Doğu Anadoluya, Güneydoğuya geçmiş dönemde sadece güvenlik tedbirleri geldiği ve yatırım gelmediği için ekonominin kalkınması için sosyal demokratik anlayışın oturması için biz buraya 4,6 katrilyon yatırımı getirmişiz. Muş'u kalkındırmamız gerekir. 1071'deki Sultan Alparslan'ın buraya gelmesiyle, zaferin kazanılmasıyla kardeşliğin oluşturduğu tabloyu biz burada yeniden başlatmamız gerekir diye düşünüyorum. Biz yasaklarla çok mücadele ettik. Hiç kimse anadilini kullanmakla cezalandırılmamalı dedik. Yasaklarla ilgili mücadeleyi yaptık. Dindar kesimi ötekileştirdiler, onlarla ilgili mücadeleyi ve kazanımlarımızı yaptık."
Yolsuzlukla mücadelenin devam ettiğini aktaran Çalık, "Türkiye'de şu anda mafyalara, çetelere asla izin vermiyoruz ve yolsuzluklarla ilgili mücadelemizi de sonuna kadar devam diyoruz. Demokrasinin ve insan haklarının kazanması için ekonominin kalkınmanın hamlelerinin yapılabilmesi için 2015'te tek başına iktidarla birlikte yeni bin Anayasa ve nasip olursa başkanlık sistemiyle yeni Türkiye yoluna devam etmek istiyoruz" ifadelerini kullandı.
Üniversite öğrencisinin öldürülmesi
Çalık, Mersin'in Tarsus ilçesinde 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ın öldürülmesiyle ilgili olarak, "Mutlaka ve mutlaka adalet yerini bulacaktır diye düşünüyorum. Özgecan kızımıza yapılan işkence ve sonunda yapılan ölüm hepimizin lanetlediği bir durumdur. Asla ve kat'a hiç kimse bunun için evet diyemez. Adaletin yerini bulacağına olan inancım tamdır. Adalet Bakanlığı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız bu konuda gerekli tetkikleri yapmak üzere talimat verdiler ve inşallah gereken cezaları da vereceklerdir" diye konuştu.
