Benim dini  ve manevi değerlerime saygılı oldukları takdirde, CHP’nin tabanı olan halkın fikir ve düşüncelerine karşı son derece saygılıyım. Elbette ki her bireyin kendi iradesi ile özgür, hür ve demokratik  bir düşünce yapısı olacaktır. Her vatandaşın, Anayasa’da belirtilen kanun yasa ve toplumdaki ahlaki değer yargılara saygılı olmak kaydı ile özgür ve hür düşünme hakkına sahiptirler. Elbette ki sınırsız özgürlük adı alatında, hiç kimse, başkalarının özgürlük sınırlarını ve demokratik haklarını ihlal etme ve çiğneme hakkına sahip değildir...

Peki, 1946 yılına kadar tek başına iktidar olan CHP; bu millete karşı ve topluma karşı bu yukarıda söylemeye çalıştığımız kurallara uydumu; riayet etti mi? İşte bütün mesele bu soru da yatmaktadır. Malumunuz, milletimizin %,99’u Müslümandır ve dini değerlerine bağlı yaşamaya çalışır.

Milletimizin %,99’u Müslüman olmasına rağmen, Kurtuluş savaşında yaşlısı, genci, kadını erkeği ile topyekun savaştan çıkan milletimiz, 1928’de Anayasa’da dini islam maddesinin kaldırılması ile karşılaşmıştır. Malumunuz  o dönemde iktidarda, tek parti  CHP yönetimi iktidardadır.

Evet, Türkiye Büyük Millet Meclisi, yani tek parti CHP iktidarı,  1928 yılında Anayasada bir değişiklik yaparak, Türkiye Cumhuriyeti'nin dini islamdır maddesini kaldırılmışlardır. Ve bir sonraki anayasa olan; 1937 Anayasasında, Fransa da alınan Laiklik maddesi konulmuştur. Oysaki 1921 Anayasasın da; Türkiye Cumhuriyeti'nin dini islamdır diye yazılıdır.

- 1924 Anayasası; Türkiye Cumhuriyeti'nin dini islamdır.

1924 Anayasasında daha sonra, 1928 yılında bir değişiklik yapılarak Türkiye Cumhuriyeti'nin dini islamdır maddesi kaldırılmıştır.Ve bir sonraki anayasa olan;

- 1937 Anayasasında, Türkiye Cumhuriyeti laiktir maddesi yer almıştır. Ve daha sonraki yıllarda CHP’li Başbakan Şükrü Saraçoğlu din konusunda şu açıklamadan bulunuyor.

"Din zehirdir.Türkiye’den dini tamamen atabilmek için bize 30 sene daha lazım." Diyor.

Bu söz CHP'li Başbakan Şükrü Saraçoğlu'nun 1946 yılında söylemiş olduğu din hakkındaki sözleridir,

 Kaynak: Türkiye Büyük Millet Meclisi Resmi Zabıtlarındadır.

Yani anlayacağınız, Osmanlı devletinin parçalanmasına sebep olan Batı yanlısı (İttihattı Terakki Cemiyeti)  zihniyeti,  kurtuluş savaşında milletimizin topyekun yaşlısı genci ile ve çeşitli cephelerde büyük kahramanlıklar gösteren, Fevzi Çakmak, Kazım Karabekir, Fahrettin  Altay, Cafer Tayyar Eğilmez, Ali Fuat Paşa, İzzetin Çalışlar Paşa,  Ali İhsan Paşa gibi ve şu anda daha isimlerini hatırlayamadığım daha birçok komutan ve paşalarımızın bütün kahramanlıkları ve büyük başarıları örtbas edilerek ve görmemezlikten gelinerek, savaştan sonra bütün inisiyatif ( İttihattı Terakki Cemiyeti) zihniyeti,  yani Batılılar gibi düşünen CHP’nin eline verildi.

Osmanlı imparatorluğunun sonunu hazırlayanlar,  zaten başta Batı yanlısı, ( İttihattı Terakki Cemiyeti, ) Jön Türkler ve Genç Osmanlılar gibi, gidip Avurpa’da öğrenim görüp gelen özünü ve inançlarınıkaybetmiş gençler ve guruplardı.  Fakat ne yazık ki, Cumhuriyetin kuruluşundan birkaç yıl sonra,  kocaOsmanlı İmpartorluğunun parçalanma  zeminini hazırlayan bu sözünü ettiğimiz kesim ve guruplar, CHP’de toplanarak , Demokrat Partinin kuruluşu 1946’ya kadar bu milleti adeta canından bezdirdiler.

• Anayasada, % 99’u Müslüman  olan bu milletin dinin yasakladılar, çıkardılar.
• Kılık kıyafet devrimi adı altında, Batının giyim ve kuşamını dayatarak,  binlerce vatandaşı dar ağaçlarında astılar ve idam ettiler.
•  Kur’an-ı Kerim öğrenmek yasaklandı.
• Ezan’ı Kur’an diliyle okunması yasaklandı.
• Medreseler ve Kur’an kursları kapatıldı.
• Kadınlarımızın giyim ve kuşamları ile Batıya benzemesi için, daha ilk okullarda kızlarımızın giyim vekuşamları değiştirildi ve Batıya özendirildi.
• Eğitim müfredatı topyekun Batı standartlarına çevrildi. Yani kısacası, CHP’li Başbakan Şükrü Saraçoğlu’nun istediği gibi, İslam’dan habersiz bir toplum inşa edilmeye çalışıldı 80 yıl buyunca.

Peki, sonuç ne oldu?

İşte bugün günümüzde, bu ülkenin üniversitelerinden, askerine, polisine, vatandaşına, devletine kurşun sıkan, Şehit eden ve bu ülkeyi bölmek parçalamak isteyen PKK, DHKP/C gibi Komünist terör örgütleri ve gibi milletinin üstüne bomba atan, devletin özel harekat merkezini bombalayıp 50 polisimizi Şehit eden,Türkiye Büyük Millet Meclisine bomba atacak kadar gözü dönmüş terörist bir nesil türedi maalesef.

 

Allah için, şöyle bir geriye doğru, Türkiye’nin geçmişine dönüp bir bakın bakalım, CHP’nin bu ülkede gözle görülür hangi hizmetinde söz ediliyor, bu 94 yıllık Cumhuriyet tarihinde?

Varsa , yoksa,  siyasi kadroları hep bu milletin  değerleri ile uğraşmışlardır.

CHP’nin  bu bazı siyasi yönetim kadrolarının, yıllardır milletimize inançlar noktasında yapmaya çalıştığı baskı ve zulümlerinden dolayı, CHP’nin tabanının da büyük bir bölümünün rahatsız olduğunu biliyoruz. Fakat CHP’nin bu tabanı, bir üst siyasi kadrolara bu dertlerini ve rahatsızlıklarını bir türlü anlatamıyorlar ve maalesef sözlerini geçiremiyorlar ...

Sen CHP olarak, 94 yıldır bu ülkede her fırsat bulduğunda, % 99’u Müslüman olan bu milletin inanç değerleri ile uğraşmaya kalkarsan, elbette ki bu millette asla seni tercih etmez. Yani aslında konu bu kadar açıktır.

Bunun anlamayacak kadar karmaşık bir tarafı yoktur.

CHP’nin yönetim kadrolarının oturup, acaba biz 94 yıldır nereden yanlış yapıyoruz diye, bir öz eleştiri, bir iç muhasebesi yapması gerekir. Yani 94 yıl, siz benim dediğim dediktir, çaldığım düdüktür dercesine bu milletin değerleri ile çatışırsanız ve millete rağmen kendi doğrularınızı bu ülkeye  dayatırsanız, elbette ki iktidar olamazsınız. Yani aslında hadise bu kadar açıktır...

(DEVAM EDECEK)