Cumhuriyet kuruldu kurulalı 94 yıl olmuş, Pütürge’den başka illere halen göç devam ediyor. Çünkü ilçe engebeli bir bölgede kurulduğu için, tarım alanları yok denecek derecede az ve buna mukabil İlçe merkezinde de iş ve aş imkanı olmadığı için, ilçenin her yıl çoğalan nüfusu karşısında, yeni yetişen genç nesiller iş imkanı bulmak için gurbetin yollarına düşmektedirler.
Bir misal verecek olursak; yeni evlenen Pütürgeli bir alenin beş dönüm olan arazisi; nüfusları çoğalıp evlenme çağına geldiği halde yine beş dönüm olarak kalıyor. Evet, Nasrettin Hocanın doğuran kazanı misali 5 dönüm arazi hiç bir yıl çoğalmıyor. Fakat evlenirken iki kişi olan aile, şimdi sekiz nüfus olmuş ve gençler evlenme çağına gelmişler. Peki şimdi 5 dönümle nasıl geçinecekler? İşte Pütürge’de(GÖÇÜN) hikayesi buradan başlıyor.
Evet, durum böyle olunca da sıkıntılar başlamış ve çoğalan nüfus geçimini sağlamak için gurbetin yollarına düşmüştür. 80 yıl buyunca gelip geçen iktidarlar ise maalesef her seçim döneminde utanmadan bu insanlardan oy istemekten başka hiç bir şey yapmamışlar ve bu durum böyle günümüze kadar süre gelmiştir.
Evet değerli hemşehrilerim: insanoğlu çalışırsa hiç bir şey çözümsüz değildir. Mesela 1945 yılında ikinci Dünya savaşında Japonya’ya atom bombası atıldı ve yerle bir edildi. Ve yine aynı şekilde Almanya bombalandı, yerle bir edildi ve adeta taş taş üstünde kalmadı. Peki biz Türkiye olarak, birinci Dünya savaşından sonra hiç savaşa girmediğimiz halde, Japonya ve Almanya şu anda dünya’nın süper devletleriarasındalar ve biz ise daha düne kadar onlara muhtaçtık. Evet, Türkiye’nin siyasi geçmişinde bazı hatalar yapılmış olabilir. Peki geçmişte bu hatalar yapıldı diye, biz bu hatalara boynumuzu bükmek zorunda mıyız?
Bakınız son 16 yılda, Recep tayip Erdoğan Türkiye’yi 2001 ve 2002 ekonomik krizlerinden devir alıp şu anda nereler getirdi. Bu gidişle çok yakın bir zamanda İnşallah Dünya’nın gelişmiş ilk on ülkesi arasına gireceğiz.
Mesela Maraşlılar, Kayserililer tüm yatırımlarını neden gidip kendi memleketlerinde yapıyorlar? Çünkü devlet çeşitli teşvikler veriyor ve bu bölgelere yatırım yapanları önemli oranda destekliyor.
Mesela istanbul’da konfeksiyon sektöründe, deri sanayinde, tekstilde, özelikle Pütürgeliler ve
Malatyalılar olarak birinci sıralardayız. Neden bu üretimlerimizi kendi memleketimizde yapmıyoruz?
Ben gençlik yıllarımda 19 yıl konfeksiyonculuk yaptım ve şu anda Malatyalı çoğu konfeksiyoncu arkadaşlarım malatya’da bu işi yapmaktadırlar.
Pütürgeli konfeksiyoncularımız, çeşitli tekstil mamulleri üretip satanlarımız neden atölyelerini Pütürge merkeze taşımıyorlar? Elektrik indirimli. Vergiler indirimli. İş yeri kurmak istiyorsan arsa devletten indirimli. Ve daha çeşitli teşviklerle küçük sanayici önemli derecede destekleniyor.
Peki bugün İstanbul’da ise sabah akşam dört beş saat ömrümüz trafikte yollarda tükeniyor.
Mesela çoğunuz Heci Aydın’ı tanırsınız, gidip Malatya’da Fabrika açtı ve kendi memleketine hizmet ediyor. Gönlümüz dilerdi ki Hacı Aydın bir fabrika’da Pütürge merkezde açsın ve Pütürgeli işletmecilerin kendi memleketlerine dönmelerine öncü olsun.
Evet, Pütürgeli dericileri, konfeksiyoncuları, trikocuları, çanta imalatçılarını, kundura imalatçılarını, gıda toptancılığı yapanlarını ve bu gibi daha birçok sektörle uğraşanlara diyoruz ki, devlet birçok konuda teşviklerle sizleri destekliyor ve teşvik ediyor. Hiç bu konular düşündünüz mü?
Değerli hemşehrilerim, bu konuları daha çok konuşacağız. (www.puturge44.com)’da bizi izlemeye devam ediniz...
Saygılarımla. / [email protected]