casino siteleri

GÜÇLÜ TÜRKİYE’NİN DOĞUŞU SANCILI OLACAK (1)

Dünya’da ülkeler arasında dengeler artık eskisi gibi işlemiyor ve doğal sürecin gereği ister istemez dengeler değişiyor. Bir zamanların iki kutuplu Dünyası, artık çok kutuplu versiyonları doğuruyor. İki kutuplu ABD ve Sovyet Rusya derken, son yüz yıllık sürecin olumsuzlukları nedeni ile üçüncü blok olarak, (ŞENGAY) beşlisi ortaya çıkmıştır.

İşte bu son yüz  yıllık süreçte egemen güçlerin artık tarihin tozlu raflarına kaldırdıklarını sandıkları Cihan imparatorluğu Osmanlı torunlarının küllerinden dirileceklerini hiç biz zaman hesaba katmamışlardı.

Egemen  güçler; 1923’ten 2002 yıllarına kadar, Osmanlı’dan arta kalan Türkiye cumhuriyetini  istedikleri gibi vesayetçi bir mantıkla yönetmeye devam ederken,   2002’de hiç ummadıkları bir anda, Türkiye’den artık birçok şeyin değiştiğini gördüler. Hani bir ata sözümüzde söylendiği gibi, yiğit düştüğü yerden kalkmalıydı düsturu ile kolları sıvayan milletin evladı R.Tayyip Erdoğan, topyekun bir millileşme hareketi başlatmıştı.

Evet, son 14 yılda Türkiye ilk olarak savunmadan dışa bağımlılıktan kurtularak, savunma sanayi ihtiyaçlarının % 70’şini yapmayı başardı. Yani kısacası bu son 14 yılda  yapılan bütün hizmetleri tek  tek saymak yerine, başlıklar halinde kısaca belirtecek olursak; savunma, sağlık, ulaşım, yerel hizmetler, sosyal hizmetler, kültürel hizmetler, ihracat ve kısaca içeriden ve dışarıdan başarılan daha birçok ekonomik ve uluslararası hizmetlerle Türkiye 80 yıllık dış vesayet dönemi kabuğunu kırarak, son 14 yılda bölgesinden ve Dünya’da artık masada bende varım gerçeğini birilerine hatırlatmaya başladı.

İşte asıl bütün hikaye buradan başladı. Amerika’nın 80 yıllık süreçte zaman zaman darbelerle ve son 35/ 40 yıldır  PKK terörü ile kontrol etmeye çalışarak, İsrail karşısında edilgen, pasif zayıf iktidarlarla idare etmeye çalıştığı Türkiye, R.Tayyip Erdoğan’la  80 yıllık uluslararası vesayet kabuğunu kırmış ve artık masada bende varım diyordu. İşte Türkiye’nin gelişen yeni bu durum karşısında,  ister istemez süper güçler arasında büyük bir rahatsızlıklar yaşanmaya başladı ve daha 90 yıl evvel zor bela yıkıp parçaladıkları Osmanlının yeniden canlanmasına asla izin verilemezdi onların mantığına göre.

Türkiye Cumhuriyetinin son 80 yılında, Necmettin Erbakan’ın 1997’de kurduğu11 aylık koalisyon hükümeti hariç, 80 yılda gelip geçen bütün iktidarları egemen süper güçler bir şekilde vesayetleri altına almış ve çeşitli şekillerde kontrol etmeyi başarmışlardı. Fakat 2001’de kurulan ve hemen bir yıl sonra üç Kasım  2002 seçimlerinden % 34’le tek başına iktidar olan R. Tayyip Erdoğan’ın lideri olduğu Ak Parti iktidarını hiç ama hiç beklemiyorlardı.

 Amerika ve İsrail’in düşüncesine göre; biz R.Tayyip Erdoğan’ı bir şiir okuduğu için, Belediye başkanlığında alıp sanki büyük bir suç işlemiş gibi içeri attırdık ve milletin gözünden itibarsızlaştırdık. Ve ayrıca mensup olduğu Refah partisini ise kapattık ve parçaladık. Bu islami zihniyet  bir daha 15/ 20 yıl kendine gelemez diye düşünüyorlardı.

Fakat Yüce Rabbim bu şer odaklarının bütün planlarını ve tuzaklarını 3 Kasım 2002’den bozdu..

(DEVAM EDECEK)